Çocuklarda Şiddet Eğilimi
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şiddetin tanımını bir kişinin psikolojik yara almasına veya fiziksel güç ve başka türlü …
Serebral palsi (SP), doğum öncesinde, doğum sırasında ya da doğum sonrasında gelişimi devam eden beyin dokusunda herhangi bir nedenle meydana gelen hasar sonucunda gelişen ilerleyici olmayan, çocuklarda görülen nörolojik bir hastalıktır (Anttila, Autti-Rämö, Suoranta ve ark, 2008). Dünyada SP görülme sıklığının her 1000 canlı doğumda 1.5 ila 3 arasında, Türkiye’de ise bu oranın 1000 canlı doğumda 4.4 olduğu belirtilmiştir (Oskoui, Coutinho, Dykeman ve ark, 2013; Serdaroǧlu, Cansu, Özkan ve ark, 2006).
Klinik tabloda; aktivitelerde kısıtlılık, kas tonusunda bozukluk, kas kuvvet kayıpları anormal postür, motor becerilerde kısıtlılık, konuşma bozukluğu, denge- koordinasyon problemleri duyusal işlemleme problemleri, el-göz koordinasyonunda zayıflık, mental reterdasyon ya da bilişsel problemler gibi birçok sorun bir arada ve farklı düzeylerde görülmektedir.
SP genellikle motor tipine, motor bozukluğun bulunduğu anatomik kısımlara veya fonksiyonel bozukluğun derecesine göre sınıflandırılır. Sınıflandırmalar serebral palsinin fonksiyonel bağımsızlık derecesinin tanımlanmasına yardımcı olarak en doğru tedavinin seçilmesine olanak tanır.
Spastik tip SP’li çocuklarda spastisiteye ek olarak hiperrefleksi, klonus ve üst motor nöron belirtileri görülür (Şekil 2.2). Ayrıca çocuğun istemli hareketleri yavaş ve oldukça zorlu gerçekleştirdiği, hareketlerinde akıcılığın olmadığı göze çarpar. Spastik tip SP’li bireyler spastik dipleji, spastik kuadripleji veya spastik hemipleji olarak üç sınıfa ayrılabilir.
Diskinetik SP’li çocuklarda birden fazla istemsiz hareket şekli mevcuttur. Genellikle ekstremitelerde hareket etmeye çalışırken ya da duygu durumunun değişimiyle tonus artışı görülür ve sonra kaybolur. Bu patern istemli hareketin kalitesini azaltır. Bazen spastisiteye de eşlik edebilir, ancak spastik tipteki gibi eklem kontraktürlerine sebep olmaz.
Bu tipteki SP’li çocukların baş, gövde ve pelvis stabilizasyonları zayıftır. Hareketler dismetriktir. Bu nedenle yürüyüş paternleri dengenin sağlanamadığı, anstabil bir yürüyüştür. Çoğunlukla diğer SP tiplerine eşlik eder, nadiren saf olarak görülür
Sürekli sakin ve uyuşuk olması
Emme güçlüğü
Sık sık kusma
Çevresel uyaranlara tepki vermeme
Sırtüstü yatarken baş ve topuklar üzerinde yay gibi gerilme
Gülümseme ifadesinin görülmemesi
Baş kontrolünün olmaması
Parmakların sürekli bükük kalması
Gözlerde kayma veya şaşılık
Dönme ve oturma becerilerinin olmaması
Elleri yeterince kullanamama
Tekme atarken iki bacağı birlikte düzleştirme
Uzun süre otururken bacakların ayrılmaması, çapraz durması 10 Aylık Bebekte Belirtiler:
Emeklememe veya emeklerken iki ayağını birlikte çekerek zıplama
Destek alarak ayağa kalkmada zorlanma
İsmiyle çağrıldığında tepki vermeme
Aşırı salya akması
Destekle yürüyememe
Parmak ucunda veya bacaklarını çaprazlayarak yürüme
SP özellikle çocukluk çağında meydana gelen diğer patolojilerden, motor fonksiyonlardaki yetersizliklerin sık görülmesi özelliğiyle daha fazla ön plana çıkmaktadır. Bu motor yetersizlikler nedeniyle, çocukların günlük yaşamlarındaki aktiviteler olumsuz yönde etkilenerek kısıtlanmakta ve tam bağımsızlığın sağlanmasına engel olmaktadır. SP’li çocukların yaş düzeyine uygun becerilerine ulaşmaları için uygun tedavi ve terapi yöntemleri müdahale programının içeriğine eklenmelidir.
Tüm SP etkilenim tiplerindeki çocuklar için planlanan rehabilitasyon yaklaşımlarının amacı; yaşanan problemlerin giderilmesini ya da azaltılmasını sağlamak ve günlük hayatlarındaki aktivitelerinde yaşanılan kısıtlılıkların giderilmesine yardımcı olmaktır (Organization, 2001). Bu alanda yapılan çalışmalar incelendiğinde motor problemlerin çözümüne yönelik çok geniş yelpazede tedavi protokollerinin uygulandığı görülmüştür.
Serebral palside multidisipliner ekibin içinde olan ergoterapistler; bireylerin günlük yaşam aktivitelerini ve rollerini yerine getirebilmeleri, yaşam kalitesini ve bağımsızlığı arttırarak yaşamdan zevk almalarını amaçlar. Serebral palsi ve ergoterapi genel terapi programının ayrılmaz bir parçasıdır. Bireyleri tüm yönden değerlendirerek bağımsızlığın arttırılması ve günlük yaşama katılımın arttırılması amacıyla çalışmalar yapılmaktadır.
Ergoterapi bireyin zayıf ve kuvvetli yönlerine odaklanır. Ergoterapinin kişi merkezli yaklaşımı; duyu, motor, bilişsel ve sosyal becerileri içeren, bireyin istekleri aktiviteler göz önünde bulundurularak, aktivite performansını geliştirmeye yönelik tüm müdahale yöntemlerini bireyselleştirerek uygular.
Kas ve eklem koordinasyon sorunları nedeniyle birden çok kas aktivasyonunu içeren yemek yemek, diş fırçalamak, banyo yapmak, giyinmek, yazı yazmak gibi günlük yaşam aktivitelerinde tam bağımsızlığı sağlamakta zorlanabilirler.
Ani sesten korkma, hızlı hareketi regüle edememe, dengeyi koruma ve sürdürme, dokunmaya karşı aşırı hassas olma veya sürekli bir şeylere dokunmak isteme, başın pozisyon değişikliklerini tölere edememe gibi duyusal sorunlar yaşayabilir.
Düşünme, hafıza, oryantasyon, planlama, fikir üretme gibi bilişsel becerilerde sorun yaşayabilir.
Mobilizasyon ve transfer süreçlerinde adaptif ekipman ve stratejilerle desteklenmeleri gerekebilir.
Sosyalleşmede sorunlar yaşayabilir.
Yapılan fiziksel ve duyusal çalışmalar ile fonksiyonu artan bireylerin kendine güveni gelişerek sosyalleşme problemleri giderilmektedir. Ayrıca kendine güveni olan bireylerin aktivitelere karşı cesareti daha yüksek olacağı için günlük yaşamda hedefe yönelik daha aktif bir birey olarak karşımıza çıkacaktır.
Ergoterapi, serebral palsili bireyler için birçok yönden önem taşır.
Motor Becerilerin Geliştirilmesi: Ergoterapistler, çocuğun ince motor becerilerini (el ve parmak kaslarını kullanma) ve kaba motor becerilerini (büyük kas gruplarını kullanma) geliştirmek için bireyin düzeyine uygun aktiviteler ve oyunlar uygularlar.
El yazısı, görsel, algısal, bilişsel ve motor işlevler arasında koordinasyon ve düzgün bir etkileşim gerektiren karmaşık bir beceridir.(Murchland ve diğerleri 2008) Serebral palside yazı becerisi için 4 alan çok önemlidir.
Postural kontrol
Araç kullanımı ve ince motor kontrol
Görme ve görsel algısal beceriler
Biliş, dikkat ve yürütücü işlevler
Bu karmaşık becerileri öğrenirken pratik yapma ve destek alma çocuklar için oldukça önemlidir. Ergoterapistler bireyin becerilerinin gelişimine destek sağlayarak yazı ve akademik becerilerle ilgili aktiviteler sunar.
Günlük Yaşam Aktiviteleri: SP’li çocukların yemek yeme, giyinme, tuvalet kullanma gibi günlük yaşam aktivitelerini bağımsız olarak yapabilmeleri ve kendine bakım aktivitelerini gerçekleştirebilmeleri için beceri gelişimini destekleyecek aktiviteler sunar.
Duyusal İşlemleme: Duyusal işlemleme, kişinin duyusal girdileri alma, organize etme ve yorumlama yeteneğini ifade eder.(Kramer ve Hinojosa,2009) Duyularımız bize çevremizden ve bedenimizden bilgileri getirerek doğru zamanda doğru reaksiyonu göstermemizi sağlar.
Serebral palsili bireylerin duyularında bazı hassasiyet ya da arayış örüntüleriyle karşılaşabiliriz. Ergoterapistler, duyu bütünleme desteği sağlayarak çocuğun duyusal bilgileri doğru işlemlemesine yardımcı olurlar.
Görsel-Motor Beceri Eğitimi: Bilişsel ve motor performans ile birlikte görme keskinliği bozukluğunun insidansı yüksek olup, serebral palsili çocuklarda görsel-motor ve görsel-algısal bozukluk riski de mevcuttur. Zihinsel engelli olmayan çocukların %57’sinin görsel-algısal bozukluklarının olduğu bulunmuştur (Kozeis ve ark. 2006)
Algısal-motor performans aşağıdakilere bağlıdır:
İyi kalitede duyu girdisi (görme ve oküler motor becerileri); işlemleme (görsel bilgileri analiz etmek için bilişsel beceriler); ve çıktı (görsel bilgiye dayanan davranışlar - tanıma, ayırt etme, eşleştirme ve ilişkileri saptama) (Todd, 1999)
Ergoterapistler görsel- motor beceri üzerinde çalışmalar sürdürmekte olup görme rehabilitasyonu alanında da aktif rol oynamaktadır.
Adaptif Ekipman Kullanımı: Çocuğun günlük aktivitelerde daha bağımsız olmasına yardımcı olacak adaptif ekipmanların kullanımını önerir ve bu ekipmanları nasıl kullanacaklarını öğretirler. Örneğin, özel kaşıklar, tabaklar, giyinme yardımcıları veya tekerlekli sandalyeler.
Çevresel Düzenlemeler: Çocuğun yaşam alanını ve okul ortamını daha erişilebilir hale getirmek için önerilerde bulunurlar. Aktivite bağımsızlığını sağlamak,transferi düzenlemek için ev içi müdahaleler oldukça önemlidir.
Eğitim ve Destek: Aileleri ve bakıcıları, çocuğun terapi sürecinde nasıl destekleyici olabilecekleri konusunda eğitirler. Ailelere, çocuklarının becerilerini geliştirmek için evde yapabilecekleri aktiviteler ve egzersizler hakkında ipuçları sunar.
Sosyal ve Duygusal Destek: Ergoterapistler, SP’li çocukların sosyal becerilerini geliştirmeye ve duygusal stabilizasyonunu sağlamalarına yardımcı olurlar. Çocuğun günlük yaşamda öz yeterliliğini kazanması duygusal stabilizasyon için temel yapı taşıdır.
Ergoterapi desteği bireyin;
Bağımsızlığını arttırır.
Oyun kurma ve oyun oynama yeteneğini geliştirir.
Benlik saygısı ve öz güven gelişimini sağlar.
Günlük yaşamını uygulanabilir bir rutine sokar.
Yaşam kalitesini yükseltir.
Regülasyonu sağlar.
Düşünme ve öğrenme becerilerini geliştirir
Stres yönetimini sağlar
Kaba motor ve ince motor becerilerini geliştirir.
Ergoterapi, Serebral Palsi tanılı bireylerin potansiyellerini en üst düzeye çıkararak, yaşam kalitelerini artırmalarına büyük katkı sağlar. Bu süreç, sadece fiziksel becerileri değil, aynı zamanda sosyal, bilişsel, duygusal ve duyusal gelişimi de kapsayan bütüncül bir yaklaşımdır.
Sevgili ailelerimiz, çocuğunuzun gelişimine katkı sağlamak ve bağımsızlığa bir adım daha atabilmek için sizler de ekibimizden yararlanabilir, Ergoterapiste başvurabilirsiniz.
Yazan: Erg. Aleyna Sena Altuğ
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şiddetin tanımını bir kişinin psikolojik yara almasına veya fiziksel güç ve başka türlü …
Ergonominin Ergoterapide Yeri Ergoterapi, bireylerin günlük yaşamdaki bağımsızlığını ve toplumsal katılımını artırmak …